28 Mart 2009 Cumartesi

Allah Rahmet Eylesin

Hangi görüşten olursa olsun temel değer insan hayatı olmalıdır. Görüşlerine katılmıyor olabilirsiniz, düşüncelerini ağır bir biçimde eleştiriyor olabilirsiniz ancak bir insanın hayatını kaybetmesi çok önemli bir olaydır. Muhsin Yazıcıoğlu'na Allahtan rahmet geride kalan sevenlerine sabırlar diliyorum. Bu kaza göstermiştir ki insan hayatı halen daha Türkiyemde çok ucuzdur. Beni üzen ve örseleyen yaşadığım bu güzel vatana karşı mahzun bırakan bu vurdumduymaz ve aymaz yaklaşımdır.

23 Mart 2009 Pazartesi

Hayalimdeki Şirket

Yeni bir yazı dizisine başlıyorum. Çalışma yaşamında oldukça yeni olduğumu düşünüyorum öğrendiklerimi ve dileklerimi burada ara ara paylaşacağım. Başlıkta belirttiğim gibi şirketlerin ÜTOPYA'sını keşfe çıkacağız.

  • Özünde insan olan
  • Bürokrasinin düzen için işletildiği ama işleri zorlaştırmadığı
  • Kişisel egoların ve güç tatminin en az olduğu
  • Çatışmaların kan davası değil ama çözüm için yapıldığı
  • Yıldızının parlamasının başkalarının üzerine ne kadar iyi bastığınla ilgili olmadığı
  • İyi liderin iyi yönetici olarak hep doğru yerde seçildiği bir yer olmalı

Aforizmalar #2

A true gift is not just the object itself; it is a demonstration of understanding and caring, a reflection of both the individual who gives and the one who receives.

- DOCENT GLAX OTHN, Excerpted Lectures for House Taligari

Spor Programları

Yıllardır merak ettiğim konulardan birisi de maç öncesi ve sonrası TV lerde yayınlanan spor programlarındaki yüzlerin hiç değişmemesidir. Yani öldür Allah Hıncal, Rıdvan ve yenilerden Mehmet Demirkol ekranlarda kendisini gösterir. Yorumlar, anlatılanlar hep aynı eksen üzerinde döner. İnternet bir salgın gibi teknolojiye çok meraklı yurdum insanı mal bulmuş mağribi gibi internet bloglarına ve forum sitelerine sararken zamanla oldukça nitelikli bloglar ve forumlar bunların arasından sıyrıldı. İnternet dünyasında özellikle futbol bloglarını takip edenler tarafından özellikle bilinen Aceto Balsamico, Flying Dutchman tayfası , Noat Samisa gibi birkaç ismin ekranlarda gözükmemesi garibime gidiyor.

Umarım İspanya maçı milat olur. En kısa zamanda yeni isimler ve yeni yüzleri daha ilginç yorumlarla ekranlarda görmek dileğiyle

18 Mart 2009 Çarşamba

Aforizmalar #1

Compassion and revenge are two sides of the same coin. Necessity dictates which way that coin falls.

- DUKE PAULUS ATREIDES

Büyük Kaptan

Benim izlediğim Fenerbahçe takımlarında aklımda kalan iki kaptan vardır. Birisi Müjdat Yetkiner diğeri de Ümit Özat. Her ikisi içinde çeşitli dönemler futbol ulemalarımız!! çeşitli yakıştırmalarda bulunmuş olsalarda taşıdıkları formanın hakkını vermek için en çok gayret sarf eden oyuncular olmuşlardır. Zaman içerisinde ilk saydığım isim unutulurken futbola yeni veda eden Ümit Özat için çeşitli mecralarda yazılar yazılmaya başlandı.
Evet. Büyük kaptan perdeleri kısa bir ara için indirdiği küçük tiyatrosunda dinlenmeye tamamen çekildi. Birçok Fenerbahçe taraftarı gibi bende onu eleştirdim, yapamadığı ortalar için onu suçladım. Ama hiçbir zaman gerçek bir sporcunun nasıl olması gerektiği konusunda Türk spor kamuoyuna ders vermekten vazgeçmedi. Şaşı diyip dalga geçtiler “ Her zaman yapıcı eleştirilere açığım” dedi. Liderlik özellikleri yok dediler “Genç arkadaşlar yerine bizi eleştirin bizim yaşımız büyük kaldırırız ama onlar daha genç kırılabilirler” diyecek kadar takım arkadaşlarını sahiplendi. Vizyonu dar kıro topçu dediler “Çocuklarım ve kendi eğitimim için Almanya ya gidiyorum” diyebilecek kadar kendinle barışık eksiklerinin farkında bir insan olduğunu gösterdi.

Ölene kadar destekleyeceğim benim için çok büyük anlamlar ifade eden biricik kulübümden Vefa’nın İstanbul da bir semt olmadığını hatırlatacak tek eylemin büyük kaptana yakışır bir Jübile yapılması ve son kez Saraçoğlu’nda onu uğurlamak olacaktır.

14 Mart 2009 Cumartesi

Dune Hanedanlar Serisi

Blog için sadece futbol ve basketbol yazıları olacak demiştim ve “hayata dair her şey” diye eklemiştim. Birkaç yazı önce devamsızlık konusunda vukuatlarım olduğundan mümkün olduğunca çok yazacak şey biriktirmek istedim ve arada geçen zaman zarfında Frank Herbert’in efsane serisi Dune’un arka planını anlatan ve oğlu tarafından yazılan hanedanlar serisini okudum.

House Atreides,House Harkonnen ve House Corrino olmak üzere 3 kitaptan oluşan seri gerçekten mükemmel bir yapıt olmuş. Gerçi oğul herbert babasına nazaran mistik bir anlatım yerine hikayenin temellerini ve geçmişini anlatan kurguyu kronolojik zamana uyarak güzel bir biçimde anlatmış. Ama ilk romandaki derinliğin bu eserlerde kaybolmasının önüne maalesef geçilememiş.

İlk kitap olan House Atreides, Dune mitini yaratan olayların temellerini anlatan bir ön girizgah ikinci kitap ise her tezin anti tezini anlatan ezeli kan davalıların diğer tarafı House Harkonnen üçüncü kitap ise Baba Herbert ‘in yazdığı kitabın olaylarını anlatan ve imparatorluğun içindeki değişimi anlatan hakim aile Corrino ları anlatan bir çalışma olmuş.

Bütün Dune kitaplarında olduğu gibi bu seride de olaylar ve kişilerin anlatıldığı tüm bölüm başlıklarında yaratılan evreni oluşturan tüm güç odaklarının felsefi aforizmalarına yer verilmesi oldukça hoşuma giden bir ayrıntı. Yeri geldiğinde bunlardan birkaç örneği burada orijinal dilinde paylaşacağım. Dune serisinin en ilginç ayrıntılarından birisi olan Cihat öncesi dönemi ve Cihadı anlatan seriye ait incelemeyi bir sonraki yazıma sakladım.

Discovery is dangerous . . . but so is life. A man unwilling to take risk is doomed never to learn, never to grow, never to live.”

-PLANETOLOGIST PARDOT KYNES, An Arrakis Primer, written for his son Liet